- emekli
- Ís. 费力气的, 繁重的: Bu emekli bir iştir. 这是一项繁重的工作。IIis. ve s. 退休的, 退职的, 退役的; 退休者, 退职者, 退役者: \emekli aylığı 养老金, 退休金 \emekli maaşı 退休金, 养老金 Buraya gelenler hep asker emeklileridir. 来这里的人都是退役军人。◇ \emekli olmak 退休, 退职, 退役: Otuz yıl çalışıp emekli oldu. 他工作了30年, 已经退休了。\emekliye ayırmak 使退休 \emekliye ayrılmak 退休; 被安排退休: Hâkimler ve savcılar, kendileri istemedikçe Anayasada gösterilen yaştan önce emekliye ayrılamaz. 在未达法定年龄之前, 不得安排法官和检察官退休。\emekliye çekilmek 退休: Emekliye çekildikten sonra inzivaya çekildi. 退休后他就隐居起来了。\emekliye çıkar (t) mak 使退休
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.